Hintçe içindeki पिटवाँ~लोहा ne anlama geliyor?
Hintçe'deki पिटवाँ~लोहा kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte पिटवाँ~लोहा'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki पिटवाँ~लोहा kelimesi dövme demir, Dövme demir anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
पिटवाँ~लोहा kelimesinin anlamı
dövme demir(wrought iron) |
Dövme demir(wrought iron) |
Daha fazla örneğe bakın
इसीलिए इफिसियों ६:१२ में मसीहियों को कहा गया है: “हमारा यह मल्लयुद्ध, लोहू और मांस से नहीं, परन्तु प्रधानों से और अधिकारियों से, और इस संसार के अन्धकार के हाकिमों से, और उस दुष्टता की आत्मिक सेनाओं से है जो आकाश में हैं।” Bu nedenle Efesoslular 6:12’de, İsa’nın takipçilerine şunlar deniyor: “Güreşimiz kan ve ete karşı değildir, ancak riyasetlere karşı, hükûmetlere karşı, bu karanlığın dünya hükümdarlarına karşı, semaviyatta olan kötülüğün ruhî ordularına karşıdır.” |
इसके अध्याय 7 में ‘चार बड़े बड़े जन्तुओं’ की एक जीती-जागती तसवीर पेश की गयी है। ये हैं: सिंह, रीछ, चीता और एक खूँखार जंतु जिसके लोहे के बड़े-बड़े दाँत हैं। Bu kitabın 7. babında “dört büyük canavar”la ilgili canlı bir anlatım yer alıyor; bunlar, aslan, ayı, kaplan ve büyük demir dişleri olan korkunç bir canavardır. |
पौलुस ने सुसमाचार सुनाने में इस कदर खुद को लगा दिया कि वह खुशी-खुशी कह सका: “मैं आज के दिन तुम से गवाही देकर कहता हूं, कि मैं सब के लोहू से निर्दोष हूं।” (प्रेरि. Böylece rahat bir vicdana sahip oluruz. Pavlus iyi haberi duyururken tüm benliğiyle hizmet ettiğinden sevinçle şöyle söyleyebildi: “Hiçbir insanın kanından sorumlu olmadığıma, işte bugün tanıklık etmenizi istiyorum” (Elçi. |
(गलतियों 6:16) यीशु ने अभिषिक्त मसीहियों से वादा किया है: “जो जय पाए, और मेरे कामों के अनुसार अन्त तक करता रहे, मैं उसे जाति जाति के लोगों पर अधिकार दूंगा। और वह लोहे का राजदण्ड लिए हुए उन पर राज्य करेगा, जिस प्रकार कुम्हार के मिट्टी के बरतन चकनाचूर हो जाते हैं: जैसे कि मैं ने भी ऐसा ही अधिकार अपने पिता से पाया है।” (Galatyalılar 6:16) İsa, meshedilmiş takipçilerine şu vaatte bulunur: “Galip olup sona kadar işlerimi tutana, ben de Babamdan nasıl aldımsa, ona milletler üzerine hâkimiyet vereceğim; çömlekçi kapları parçalandığı gibi onları demir çomakla güdecektir.” |
हमें यीशु के लोहू के द्वारा . . . पवित्र स्थान में प्रवेश करने का हियाव हो गया है।”—इब्रानियों 10:19. “Ey kardeşler, İsa’nın kanı sayesinde . . . . kutsal yere girmeye cesaretimiz vardır.”—İbraniler 10:19, YÇ. |
मैं इस्राएलियों से कहता हूं, कि किसी प्रकार के प्राणी के लोहू को तुम न खाना।’ Bu nedenle İsrailoğullarına şunu diyorum: ‘Hiçbir canlı varlığın kanını yemeyeceksiniz’” (Levioğulları 17: 13, 14). |
३ अपनी मौत से कुछ ही समय पहले, यीशु ने अपने अनुयायियों से कहा कि उसका बहाया गया लहू ‘नई वाचा का लोहू’ था। 3 İsa ölümünden kısa bir süre önce takipçilerine, dökülecek kanının yeni “ahdin kanı” olacağını söyledi. |
हम पढ़ते हैं: “जितनों ने [यीशु को] ग्रहण किया, उस ने उन्हें परमेश्वर के सन्तान होने का अधिकार दिया, अर्थात् उन्हें जो उसके नाम पर विश्वास रखते हैं। वे न तो लोहू से, न शरीर की इच्छा से, न मनुष्य की इच्छा से, परन्तु परमेश्वर से उत्पन्न हुए हैं।”—यूहन्ना १:१२, १३; रोमियों ८:१५. Şunları okuyoruz: “Onu [İsa’yı] kabul edenlerin hepsine, onun ismine iman edenlere, Allahın oğulları olmak salâhiyetini verdi. Onlar ne kandan, ne bedenin iradesinden, ne de insanın iradesinden değil, ancak Allahtan doğdular.”—Yuhanna 1:12, 13; Romalılar 8:15. |
(दानिय्येल 2:44) ये राजा सिर्फ राष्ट्रों की वे सरकारें और हुकूमतें ही नहीं हैं जो मूरत की दस उँगलियाँ थीं बल्कि ये वे साम्राज्य भी हैं जो मूरत की लोहे की टाँगे, पीतल का पेट और जाँघें, चाँदी की भुजाएँ और छाती और सोने का सिर थे। (Daniel 2:44) Bunlar sadece heykelin on parmağıyla temsil edilen krallar değil, aynı zamanda demir, tunç, gümüş ve altın kısımlarıyla da simgelenenlerdi. |
वह उनके प्राणों को अन्धेर और उपद्रव से छुड़ा लेगा; और उनका लोहू उसकी दृष्टि में अनमोल ठहरेगा।”—भजन ७२:१२-१४. Canlarını hileden ve zorbalıktan kurtarır, ve gözünde onların kanı değerli olur.”—Mezmur 72:12-14. |
जर्मनी में, वेस्टफेलीया प्रांत के म्यून्स्टर शहर के बीचों-बीच एक चर्च की मीनार पर लोहे के तीन बड़े-बड़े पिंजरे लटकते दिखायी देते हैं। जो लोग पहली बार यहाँ आते हैं, उनकी निगाहें इन पिंजरों पर ज़रूर थम जाती हैं। MÜNSTER kentinin (Vesfalya, Almanya) merkezinde bulunan bir kilise kulesinden sarkan üç demir kafes, oradan ilk kez geçen hemen herkesin dikkatini çeker. |
जब लोहे को नम हवा या किसी क्षयकारी वातावरण में छोड़ दिया जाए, तो उसमें ज़्यादा तेज़ी से ज़ंग लगता है। Demir, nemli bir havada veya aşındırıcı bir çevrede bırakıldığında, çürümesi oldukça hızlanır. |
जब हम बेवजह किसी की आलोचना करते हैं, सुनी सुनायी बातों को फैलाते हैं, या झूठ बोलते हैं, तो हम उनका अच्छा नाम मिट्टी में मिला देते हैं, जो किसी ‘निर्दोष का लोहू बहाने’ के बराबर है। İncitici söylentiler, haksız eleştiriler ya da yalanlar yayarak belki “suçsuz kanı” dökmüş olmayız, fakat mutlaka başka birinin iyi adını yok edebiliriz. |
यह कुख़्यात वेश्या प्रेरित पौलुस के साथ यह कभी, कभी न कह पाती: “मैं . . . तुम से गवाही देकर कहता हूँ, कि मैं सब के लोहू से निर्दोष हूँ।”—मत्ती १५:७-९, १४; २३:१३; प्रेरितों के काम २०:२६. Kötü namlı olan bu fahişe, asla resul Pavlus gibi, “size şehadet ediyorum ki, ben bütün insanların kanından temizim” diyemez.—Matta 15:7-9, 14; 23:13; Resullerin İşleri 20:26. |
(१ थिस्सलुनीकियों ५:८) एक झिल्म एक योद्धा का वक्ष-रक्षक कवच था, जो लोहे की दरत, जंजीर या सिकड़ी, या ठोस धातु से बना होता था। (I. Selânikliler 5:8) Bir savaşçının göğsünü koruyan zırh, pul, zincir veya tek parça madenden oluşmaktaydı. |
पौलुस ने चरवाही करनेवाले भाइयों से कहा: “अपनी और पूरे झुंड की चौकसी करो; जिस में पवित्र आत्मा ने तुम्हें अध्यक्ष ठहराया है; कि तुम परमेश्वर की कलीसिया की रखवाली करो, जिसे उस ने अपने [बेटे के] लोहू से मोल लिया है।”—प्रेरितों 20:28. Pavlus’un şu sözleri bu çobanlara yönelikti: “Kendinize, ve Rabbin kendi kanı ile edindiği kiliseyi gütmek için, Ruhülkudüsün sizi içinde nazır ettiği bütün sürüye dikkat edin.”—Resullerin İşleri 20:28. |
जैसे नीतिवचन २७:१७ कहता है, “लोहा लोहे को चमका देता है।” Süleymanın Meselleri 27:17’nin ifade ettiği gibi, “demir demiri biler.” |
लेही जीवन के वृक्ष का दिव्यदर्शन देखता है—वह उसके फल को खाता है और चाहता है कि उसका परिवार भी इसे खाए—वह लोहे की छड़, तंग और संकरा रास्ता, और अंधकार की धुंध को देखता है जो लोगों को छिपाती है—सरायाह, नफी, और साम फल को खाते हैं, लेकिन लमान और लेमुएल अस्वीकार कर देते हैं । Lehi, yaşam ağacının bir görümünü görür—Ağacın meyvesinden yer ve ailesinin de aynı şeyi yapmasını ister—Demir bir çubuk, dar ve ince bir yol ve insanları örten koyu bir karanlık görür—Sariya, Nefi ve Sam bu meyveden yerler, fakat Laman’la Lemuel yemeyi reddeder. |
अतः उसने लोहे से पृथ्वीराज की मूर्ति बनवा कर द्वारपाल के स्थान पर प्रस्थापित कर दी। Tesisin yeri ulaşım açısından elverişlidir. |
“उसके क्रूस [यातना स्तंभ, NW] पर बहे हुए लोहू के द्वारा मेल मिलाप करके, सब वस्तुओं का उसी के द्वारा से अपने साथ मेल कर ले चाहे वे पृथ्वी पर की हों, चाहे स्वर्ग में की।” “Onun haçının kanı ile sulh etmiş olarak onun vasıtası ile gerek yeryüzünde olan şeyleri, gerek göklerde olan şeyleri, onun vasıtası ile bütün şeyleri kendisile barış”tırmaktaydı. |
“इन्हों ने अपने अपने वस्त्र मेम्ने के लोहू में धोकर श्वेत किए हैं।” “Kaftanlarını yıkadılar, ve onları Kuzunun kanında beyaz ettiler.” |
पुराने ज़माने में लोगों को सिर्फ कुछ ही मूल-तत्वों* की जानकारी थी, जैसे सोना, चाँदी, ताँबा, टिन और लोहा। Antik çağlardaki insanların bildiği elementler* arasında altın, gümüş, bakır, kalay ve demir vardı. |
दानिय्येल अध्याय 2 कहता है कि उसने सपने में एक लंबी-चौड़ी मूर्ति देखी जिसका सिर सोने का, छाती और भुजाएँ चांदी की, पेट और जांघें पीतल कीं, टांगें लोहे की और उसके पैर कुछ तो लोहे के और कुछ मिट्टी के थे। Daniel’in 2. babına göre, Nebukadnetsar düşte başı altından, göğüs ve kolları gümüşten, karnı ve kalçaları tunçtan, bacakları demirden ve ayakları demir ve balçık karışımından olan devasa bir heykel gördü. |
यदि आप ‘लोहू से . . . परे रहने’ की बाइबल आज्ञा को मानते हैं तो रक्ताधान के द्वारा आपको एडस् नहीं लगेगा। Eğer Mukaddes Kitabın ‘kandan çekinin’ emrine itaat edersen, kan nakli yüzünden AIDS’e yakalanmazsın. |
लोहे की तख्ती पर चुंबकवाले अक्षर लगाए जा सकते हैं, जिससे बच्चा उन्हें आसानी से पढ़ सके। Metal bir yüzeye yapışan mıknatıslı harfler çocuğunuzun hecelemesine yardım edebilir. |
Hintçe öğrenelim
Artık पिटवाँ~लोहा'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.