Hintçe içindeki खाना परोसना ne anlama geliyor?

Hintçe'deki खाना परोसना kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte खाना परोसना'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Hintçe içindeki खाना परोसना kelimesi servis yapmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

खाना परोसना kelimesinin anlamı

servis yapmak

(wait at table)

Daha fazla örneğe bakın

जैसे, कभी-कभी हमारे शिक्षक वेटर का काम करते थे और हमें खाना परोसते थे।
Bazen biz yemek yerken öğretmenlerimiz garson olarak hizmet ederdi.
या आप खाना खाने के लिए बैठे थे कि किसी ने आपको खाना परोसकर दिया?
Ya da sofrada sana yemeği uzatabilir.
यहाँ खाना परोसने का विशेष प्रकार है।
Bu nedenle benim için dışarıda yemek bir hayat tarzı.
इसलिए रेबैका नाम की नर्स सुझाती है: “खाना परोसते वक्त हमें काफी भाग-दौड़ करनी पड़ती है।
Bir huzurevi hemşiresi olan Rébecca şunu tavsiye ediyor: “Yemek saatleri telaşlı zamanlardır.
फिर वे उन्हें पानी पिलाते हैं और खाना परोसते हैं।
Bir ziyaretçi geldiğinde önce onu selamlar, ardından da içeri davet ederek ona su ve yemek ikram ederler.
जिस ब्याह के भोज में यीशु गया था, ज़ाहिर है कि उसमें ढेर सारा स्वादिष्ट खाना परोसा गया होगा।
İsa’nın katıldığı düğünde çok miktarda güzel yiyecek olduğu anlaşılıyor; çünkü Mukaddes Kitap bunu bir düğün ziyafeti olarak tarif ediyor.
वह ज़माना और था, जब मैं एक होटल में वेटर के तौर पर दूसरों को शारीरिक खाना परोसता था।
Otelde garson olarak çalıştığım yıllar çok eskilerde kaldı.
खाना बनाने, परोसने और खाने से पहले।
Yemek hazırlamadan, servis etmeden veya yemeden önce,
अनेक भूखे बच्चों को यह झिड़की सुनायी जाती है जब वे खाना परोसे जाने से पहले उसका स्वाद लेने की कोशिश कर रहे होते हैं।
Öğle yemeğinin tadına biraz erken bakmak isteyen her aç çocuk bu azarı pek çok kez işitmiştir.
मिसाल के तौर पर, जब उसने चमत्कार करके कई हज़ार लोगों को खाना खिलाया, तो उसने खाना परोसने की ज़िम्मेदारी अपने शिष्यों को दी।—मत्ती 14:15-21; 15:32-37.
Kalabalıkları doyurmak için mucize yaparak yiyeceği çoğalttığında, dağıtma sorumluluğunu öğrencilerine verdi.—Matta 14:15-21; 15:32-37.
दो वक्त का खाना परोसने के बीच मैं बाज़ार से सामान खरीदकर लायी, छोटे-मोटे दूसरे काम किये, कोयले का चूल्हा धौंका, आँगन बुहारा, कपड़े और बरतन धोये, और रसोई साफ की।
Arada, pazardan yiyecek almalı, getir-götür işlerine koşmalı, mangal ateşine göz kulak olmalı, avluyu süpürmeli, çamaşır ve bulaşık yıkamalı, mutfağı temizlemeliydim.
खाना जल्दी परोसिए
● Hemen servis edin.
4 खाना कम परोसिए
4 Daha küçük porsiyonlarla servis yapın.
लेकिन गौर कीजिए कि ज़्यादातर काम किसने किया: अब्राहम दौड़कर अजनबियों से मिलने गया, उसने उनसे कहा कि वे कुछ खा लें, वह दौड़कर झुण्ड में गया और पकाने के लिए एक बछड़े को चुना और उसने मेहमानों के सामने खाना परोसा
Fakat, hazırlığın büyük bölümünü kimin yaptığına dikkat edin: İbrahim ziyaretçileri karşılamak için yanlarına koştu, kendisi onlara yiyecek bir şeyler vermeyi teklif etti, kendisi sürüye koşup kesmek için bir hayvan seçti ve yine kendisi tüm yiyecekleri ziyaretçilerin önüne koydu.
अमरीका के खाद्य और औषधि प्रशासन की सलाह है: “अगर आप खाना परोसे जाने के दो घंटे के अंदर [और अगर मौसम का तापमान 32 डिग्री सेल्सियस से ज़्यादा है, तो और भी जल्दी] घर नहीं पहुँचनेवाले, तो बचा हुआ खाना घर मत ले जाइए।”
ABD Gıda ve İlaç İdaresi şöyle öneriyor: “Yemek servis edildikten sonraki iki saat içinde eve dönmeyecekseniz, artan yemekleri yanınıza almayın.”
जो खाना बनाते या परोसते हैं, उनसे उम्मीद की जाती है कि वे स्वच्छता का पूरा ध्यान रखें।
Yediklerimizi hazırlayan ya da servisini yapanların yüksek bir temizlik standardına uyması beklenir.
अमरीका में एक पोषण-विज्ञानी कहती है: “हम ज़्यादा खाते हैं क्योंकि बहुत ज़्यादा परोसा जाता है।
ABD’den bir beslenme uzmanı şöyle diyor: “Sofraya çok yemek geldiği için çok yiyoruz.
गिदोन ने खाना तैयार किया और स्वर्गदूत को परोसा
Gideon bir yemek hazırladı ve meleğe sundu.
आज मैं दुनिया-भर में फैले भाइयों की बिरादरी के लिए आध्यात्मिक खाना तैयार करने और परोसने के काम में हिस्सा लेने का लुत्फ उठा रहा हूँ।
Şimdi ise dünya çapındaki kardeşler topluluğumuz için ruhi gıdanın hazırlanıp dağıtılması işinde pay sahibi olmanın sevincini tadıyorum (Mat.
इससे वजह से वे लोग भी अधिवेशन के कार्यक्रम में हाज़िर हो पाते और मसीही संगति का आनंद ले पाते थे, जो खाना तैयार करते और परोसते थे।
Bu değişiklik sayesinde, yemek hazırlayan ve servis eden kişiler hem ruhi programdan hem de kardeşlerle birlikte olma fırsatından yararlanabildi.
वह बच्चों की देखभाल करने में उसकी मदद करता है और जब मेहमान घरवालों के साथ खाना खाते हैं तो भोजन भी परोसता है।
Çocukların bakımında ona yardım ediyor; hatta ailesi konuklarla birlikte sofrada otururken yemek servisini bile yapıyor.
बारी से, वे लोगों को परोसते हैं, जो सब के सब खाकर तृप्त होते हैं।
Onlar da halka dağıttılar; hepsi doyuncaya dek yedi.
जिन स्वयंसेवकों ने एक हफ्ते या उससे ज़्यादा समय के लिए खाना पकाने और परोसने के काम में हाथ बँटाया था, उनमें से कइयों ने वापस आने की इच्छा ज़ाहिर की। और कुछ ने तो पोस्टकार्ड और फोन के ज़रिए इस बढ़िया मौके के लिए अपना एहसान ज़ाहिर किया।
Yiyecek sağlama işinde bir iki haftalığına hizmet eden birçok gönüllü tekrar gelmek istedi ve bazıları da yardım etme ayrıcalığından dolayı duyduğu derin minnettarlığı kartpostalla ve telefonla ifade etti.
जब तीन स्वर्गदूत इब्राहीम से मिलने आए, तब उसने उन्हें दावत दी और खाने में मक्खन, दूध, फुलके और बछड़े का मांस परोसा
Üç melek İbrahim’i ziyaret ettiğinde, İbrahim onlar için et, süt, yağ ve pideden oluşan bir ziyafet hazırlamıştı (Tekvin 18:6-8).
अगर आप एक ऐसे देश में रहते हैं जहाँ रेस्तराँ ढेर सारा भोजन परोसते हैं, तो आपको ध्यान देना है कि आप कितना भोजन खाते हैं।
Restoranlarda yiyeceklerin büyük porsiyonlarla verildiği bir ülkede yaşıyorsanız, aldığınız gıda miktarına dikkat etmelisiniz.

Hintçe öğrenelim

Artık खाना परोसना'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.

Hintçe hakkında bilginiz var mı

Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.