Hintçe içindeki घंटा लगाना ne anlama geliyor?
Hintçe'deki घंटा लगाना kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte घंटा लगाना'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki घंटा लगाना kelimesi çingirak, sıngırak, çalma, çıngırak, çan, zil anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
घंटा लगाना kelimesinin anlamı
çingirak(bell) |
sıngırak(bell) |
çalma(bell) |
çıngırak(bell) |
çan, zil(bell) |
Daha fazla örneğe bakın
पति-पत्नी दोनों को अपनी नौकरी के लिए आने-जाने में हर दिन तीन घंटे लगते थे। Karı koca her gün işe gidip gelmek için yaklaşık üç saat harcıyordu. |
उसे होमवर्क पूरा करने में घंटों लगते हैं। Ev ödevini tamamlaması saatler alıyor. |
हर साँस मर्मभेदक थी, और उसे मरने में घंटों लगे। Ölümüne dek saatler geçti; bu süre boyunca aldığı her nefes dayanılmaz bir eziyetti. |
लौटते वक़्त मॆलविल खाड़ी को पार करने में १४ घंटे लगे। Melville Koyuna dönüş 14 saat sürdü. |
उन्हें राज्य घर पहुँचने में तीन घंटे लगते हैं।” Salona gelmeleri üç saatlerini alıyor.” |
इसीलिए वहाँ न घंटे लगते हैं न कोई बँधी हुई समयसरणि या दिनचर्या (टाइमटेबिल) ही रहती है। Cahiliyede puta tapmaz, içki içmez, günâha dalmazdı. |
सो हमने जंगल के रास्ते से जाने का फैसला किया जिसे तय करने में हमें नौ घंटे लगे। Ormanın içinden geçen bir yoldan gitmeye karar verdik ve bu dokuz saat sürdü. |
मुझे परीक्षा की तैयारी करने के लिए कम-से-कम दस घंटे लगेंगे। Bu sınava hazırlanmak en az 10 saatimi alacaktır. |
परीक्षा की सम्पूर्ण प्रक्रिया में 4 घंटे लगते हैं। Sınavı tamamlamak genelde dört saat sürer. |
जब आप डीएनएसएसईसी चालू करते हैं, तो डीएनएसएसईसी को पूरी तरह से चालू होने में करीब दो घंटे लगते हैं. DNSSEC'yi açtığınızda tamamen etkinleştirilmesi yaklaşık 2 saat sürer. |
लिसबॆन से उत्तरी पुर्तगाल तक सफर करनेवालों के लिए इस पुल को पार करने में एक-दो घंटे लगना आम बात थी। Lizbon ile Portekiz’in güneyi arasında yolculuk edenler bu köprüde bir iki saat harcıyorlardı. |
10 आगे चलकर, कुछ यहूदियों को लगा कि मंदिर में लाए गए सभी मेम्नों की बलि चढ़ाने में घंटों लग जाते होंगे। 10 Sonraki dönemlerde kuzular mabede getirildiğinden bazı Yahudiler, bu kuzuların hepsini kesmenin saatler süreceğini düşündü. |
असल में, रियो दे जेनेरो पहुँचने के लिए 24 घंटे लगते हैं लेकिन इंजन में कुछ खराबी होने की वजह से हमें 36 घंटे लगे। Bununla birlikte, motordaki sorunlar yüzünden Rio de Janeiro’yu görünceye kadar 36 saat geçti. |
(इब्रानियों १२:२८; १३:१२, १५, N.W.) यहोवा की अनर्जित कृपा के लिए क़दरदानी दिखाकर, हमें उनकी पवित्र सेवा में संभवतः हर घंटा लगाने की इच्छा होनी चाहिए। (İbraniler 12:28; 13:12, 15) Yehova’nın hak edilmemiş inayetini takdir ederek mümkün olan her saatimizi O’nun kutsal hizmetinde sarf etmeyi arzu etmeliyiz. |
यह सच है कि यात्रा में कई घंटे लग सकते हैं, लेकिन कम-से-कम मुझे बुश टैक्सियों के इंतज़ार में एक-दो दिन तो नहीं बिताने पड़ते। Gerçi yolculuk birkaç saat sürebiliyor, fakat en azından minibüsleri beklemek üzere bir ya da iki gün harcamak zorunda değilim. |
स्पंज को संभोग से 24 घंटे पहले लगाया जा सकता है और इसके बाद कम से कम छह घंटे के लिए लगाया रखा जा सकता है। Diyafram en az 24 saatte bir kez temizlenmelidir ve hemen tekrar takılabilir. |
सभी मज़दूरों को बस में अपनी-अपनी सीट पर बैठने में करीब एक घंटा लग गया, जिससे भाइयों को उनमें से ज़्यादातर मज़दूरों से बात करने का मौका मिला। Tüm işçilerin otobüslere binmesi yaklaşık bir saat sürdü ve bu sayede kardeşler işçilerin çoğuyla konuşabildi. |
हालाँकि गाँव दिखने में तो छोटे-छोटे लग रहे थे, मगर उनमें घर यहाँ-वहाँ बिखरे होने की वजह से हर गाँव में प्रचार करने में हमें कई घंटे लग रहे थे। Köyler küçük gibi görünse de evler birbirinden çok uzaktı, bu yüzden bir köyü ziyaret etmek saatler alıyordu. |
मैं और मेरी पत्नी डार्लीन बढ़िया तरीके से मदद देने के लिए एक ऐसी जगह जाकर रहने लगे, जहाँ से तूफान में तबाह हुए इलाके तक पहुँचने में सिर्फ दो घंटे लगते हैं। Çabalarımızın daha etkili olabilmesi için karım Darline’le birlikte kasırga bölgesine arabayla iki saat uzaklıktaki bir yere taşındık. |
फ़ैक्ट्री रीसेट में एक घंटा तक लग सकता है. Fabrika ayarlarına sıfırlama işlemi bir saat kadar sürebilir. |
सन् 1957 के सितंबर में, मैं स्पेशल पायनियर बन गया और हर महीने प्रचार में करीब 150 घंटे बिताने लगा। Eylül 1957’de her ay vaaz etme işine yaklaşık 150 saat ayırarak özel öncü olarak hizmet etmeye başladım. |
मैंने जो कुछ सीखा था उसे दूसरों को बताने में, शुरू से ही मैं हर महीने सौ से ज़्यादा घंटे बिताने लगा था। Başlangıçtan itibaren, öğrendiğim şahane bilgileri başkalarına anlatmaya her ay yüz saatten fazla zaman veriyordum. |
6 एक-साथ कई घंटों तक ध्यान लगाकर सुनना एक चुनौती हो सकती है। 6 Birkaç saat boyunca konsantre olmak zor olabilir. |
हम जैसे-जैसे बड़ी होने लगीं, हमारा साप्ताहिक पारिवारिक अध्ययन क़रीब एक घंटे तक चलने लगा।” “Büyüdüğümüzde haftalık aile tetkikimiz bir saati buluyordu.” |
यहोवा की मदद से हमने बहुत-से लोगों के साथ बाइबल अध्ययन शुरू किए। कुछ ही समय बाद मैं एक पायनियर बन गया और हर महीने प्रचार में 90 घंटे बिताने लगा। Yehova’nın yardımıyla Mukaddes Kitap tetkikleri başlatabildik. Kısa bir süre sonra ben de öncülük hizmetine başladım, artık ayda 90 saat duyuru işine ayırıyordum. |
Hintçe öğrenelim
Artık घंटा लगाना'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.