Endonezya içindeki kuwait ne anlama geliyor?
Endonezya'deki kuwait kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte kuwait'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki kuwait kelimesi kuveyt, Kuveyt anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
kuwait kelimesinin anlamı
kuveyt
Pemimpin diktaktor Saddam Hussein menyatakan mereka menyerang atas undangan kelompok revolusioner yang merongrong pemerintahan Kuwait. Saddam Hüseyin'in dikta rejimi işgalin, Kuveyt hükümetini deviren ihtilalcilerin isteğiyle gerçekleştiğini iddia etti. |
Kuveytproper Pemimpin diktaktor Saddam Hussein menyatakan mereka menyerang atas undangan kelompok revolusioner yang merongrong pemerintahan Kuwait. Saddam Hüseyin'in dikta rejimi işgalin, Kuveyt hükümetini deviren ihtilalcilerin isteğiyle gerçekleştiğini iddia etti. |
Daha fazla örneğe bakın
Kuwait bukan prioritas kita. Önceliğimiz Kuveyt değil. |
Yah ayah gadis yang terluka di Kuwait Orada.Kuveyt' te bir kızın babası yaralanmış |
Di Kuwait Chiarini mempunyai hubungan dekat dengan yang mulia Sheikh Jaber Al-Ahmad Al-Jaber Al-Sabah, Dimana ia membuat makan malam eksotis untuk keluarga. Chiarini Kuveyt’te bulunduğu sürede Prens Şeyh Caber el-Ahmed el-Caber el-Sabah ile yakın bir ilişki geliştirmiş ve aile için egzotik akşam yemekleri hazırlamıştır. |
Dia pagar berduri ke Kuwait. Kuveyt'e çalıntı Korvet satar. |
Saddam Hussain telah mengijinkan..... Kami, warga India untuk meninggalkan Kuwait. Bak, Saddam Hüseyin, Hintlilerin Kuveyt'ten çıkmalarına izin vermiş. |
Serasa bukan mereka yang sedang menyerang Kuwait. Sanki Kuveyt'e saldıranlar bunlar değil gibi. |
Kau orang Kuwait? Sen Kuveytli misin? |
Tetapi banyak warga melarikan diri dari Kuwait karena takut Kuwait akan bertindak anarkis dan tanpa hukum atas mereka setelah invasi Irak. Ancak Irak'ın işgalinden sonra ortaya çıkan anarşi ve kanunsuz ortamda pek çok kişi Kuveyt'ten kaçtı. |
Ada 170.000 orang India..... Yang datang dari Kuwait. Biz 170.000 kişi civarıyız ve Kuveyt'ten geliyoruz. |
Malam pertama, kami pergi ke Kuwait. İlk gece Kuveyt'e girdik. |
Kondisi warga Palestina di berbagai negara Arab mulai merosot menyusul invasi Irak atas Kuwait pada Agustus 1990. Arap ülkelerindeki Filistinliler'in durumu, Irak'ın Kuveyt'i Ağustos 1990'da işgaliyle kötüleşmeye başladı. |
Pada 16 Oktober 2016, Emir Kuwait mengeluarkan dekret pembubaran Majelis Nasional, menyebabkan terjadinya pemilu lebih awal dalam waktu enam puluh hari. Meclis 2012'de ve 16 Ekim 2016'da, Kuveyt Emiri siyasi krizi gerekçe göstererek ulusal meclisi feshetti ve altmış gün içinde erken seçim yolunu açtı. |
Kita orang India, bukan orang Kuwait. O da biz Kuveytli değil, Hintliyiz. |
Maksudku, dia kabur dengan orang kaya ke Kuwait! Demek istediğim, o, zengin bir Kuveytli şeyh ile kaçtı! |
1990 - Irak menginvasi Kuwait. 1990 - Irak, Kuveyt'i işgal etti. |
Dan saya bertanya pada mahasiswa di Kuwait di mana mereka pikir insiden itu terjadi. Kuveyt'teki öğrencilere bu olayların nerede meydana geldiklerini tahmin etmelerini istedim. |
Maka dari itu, ia memerintahkan serangan ke Arab Saudi dari Kuwait selatan. Ayrıca Kuveyt'in güneyinden Suudi Arabistan'a saldırılar düzenledi. |
Mereka diciptakan oleh psikolog Kuwait bernama Nayef Al Mutawa. Nayef Al Mutawa adlı Kuveytli bir psikolog tarafından tasarlandılar. |
Nama temanku Donny Rabbs. Dia ditembak jatuh di kilang minyak Kuwait. Dostum Donny Robbs'du. Helikopteri Kuveyt'te düştü. |
Pada bulan Agustus 1990, tentara Irak memasuki Kuwait, menaklukkannya dalam waktu 12 jam. Ağustos 1990’da Irak kuvvetleri Kuveyt’e girerek ülkeyi 12 saat içinde işgal ettiler. |
Pemerintah Kuwait-mu..... Bahkan tidak menunggu pertunjukannya dimulai. Senin Kuveyt Hükümetin, seyirci bile olmadı. |
Aku telah ambil dari Perancis untuk daerah Bagdad, Bazra, Kuwait. Fransız Bağdat'ından Basra ve Kuveyt'e kadar mücadelesini veriyorum. |
Tapi apa yang mahasiswa Kuwait katakan? Kuveyt'teki öğrenciler ne dediler? |
Saat saya pertama tiba di Teluk, saya datang ke Kuwait saat tempat itu masih dipenuhi kesulitan. Körfeze ilk geldiğim zaman, Kuveyt'e geldim hala cefa cekilen günlerdi. |
Badan Kesehatan Dunia melaporkan bahwa akibat bertambahnya polusi di Kuwait, kemungkinan tingkat kematian di sana akan naik sebesar 10 persen. Dünya Sağlık Teşkilatı, artan kirliliğin Kuveyt’te ölümleri normalin yüzde onu oranında yükseltebileceğini bildirdi. |
Endonezya öğrenelim
Artık kuwait'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.