Endonezya içindeki kejutan ne anlama geliyor?
Endonezya'deki kejutan kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte kejutan'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki kejutan kelimesi şok, sürpriz, şaşkınlık, hayret, darbe anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
kejutan kelimesinin anlamı
şok(blow) |
sürpriz(surprise) |
şaşkınlık(surprise) |
hayret(surprise) |
darbe(blow) |
Daha fazla örneğe bakın
Jangan bilang kalau itu pesta kejutan. Lütfen sürpriz parti var deme. |
Baja diri untuk kejutan. Bir sürprize hazır ol. |
Kau sungguh penuh kejutan. Gerçekten sürprizlerle dolusun. |
caranya menyebar bukan melalui udara atau pertukaran cairan langsung tapi melalui kejutan listrik statis. Havadan veya sıvı aktarımından değil statik elektrik şokundan bulaşıyor. |
Benar-benar kejutan! Ne sürpriz! |
Bukan sebuah kejutan kalau Red Dragon menghubungiku. Ulu Kızıl Ejder'den haber almam şaşırtıcı değildi. |
Aku ada sedikit kejutan untukmu, nak Sana küçük bir sürprizim var, evlat |
Kejutan yang indah melihatmu! Seninle tekrar karşılaşmak büyük bir zevk. |
Dan sekarang, di auditorium malam ini ada tamu kejutan. Ve şimdi, bu gece salonumuzda sürpriz bir konuk var. |
Kejutan. Ne büyük sürpriz. |
Ladies and gentlemen, kami misteri tamu kejutan, telah tiba. Bayanlar baylar, sürpriz gizemli konuğumuz, vardı. |
Kejutan! Sürpriz! |
Kau penuh kejutan, D. Sürprizlerle dolusun D. |
Terminal kejutan pada enam, atap pada lima... En son yazı altı, en üstteki beş. |
Nolan Ross di sini sebagaimana seharusnya pengumuman kejutan tentang masa depan Nolcorp tapi ada yang besar mulut. Nolcorp'un geleceği hakkında sürpriz bir duyuru yapmam falan gerekiyormuş. Ama bir yerde birileri boşboğazlık yapmış. |
Pasukan hari ini kita berlatih penyergapan melawan musuh berjumlah banyak dengan memakai selubung, kejutan, tembakan beruntun dan keagresifan alamiah Marinir Amerika. Asker... bugün, sayıca bizden üstün bir düşman birliğine karşı pusu kuracağız. Kamuflaj, şaşırtma, çapraz ateş... ve deniz piyadelerinin doğal atılganlığı silahlarımız olacak. |
Aku punya kejutan untuk anak keren sengatan orang dimanipulasi. Size büyük sürprizim var sopalı şerefsizler. |
Tidak ada kejutan. Sürpriz olmasın. |
Kejutan pertama terasa sangat sakit. Birinci şok felaket biçimde acıtır. |
Kemudian, kali ini kami mendapat kejutan —kami ditugasi ke Iran untuk mendirikan kantor cabang baru. Sonra çok şaşırtıcı bir şey oldu: Yeni bir büro kurmak için İran’a gittik. |
Kejutan yang menyenangkan. Ne kadar hoş bir sürpriz. |
Kejutan Besar Büyük Bir Sürpriz |
Kejutan yang menyenangkan! Ne hoş bir sürpriz. |
Kau bilang kita harus terbuka untuk kejutan, bukan? Sürprizlere açık olmamız gerektiğini söylemiştin, değil mi? |
Kejutan! Sürpriz. |
Endonezya öğrenelim
Artık kejutan'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.