Endonezya içindeki bawah tanah ne anlama geliyor?

Endonezya'deki bawah tanah kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte bawah tanah'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki bawah tanah kelimesi bodrum anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

bawah tanah kelimesinin anlamı

bodrum

noun

Bawa timmu ke bawah, bersihkan ruang parkir dan ruang bawah tanah.
Ekibini aşağı götür, otoparka ve bodrum kata bak.

Daha fazla örneğe bakın

Aku takkan temukan orang sebaik dirimu lagi di bawah tanah.
Bodrum katta asla senin kadar iyi birini bulacağımı sanmıyorum.
Bawa aku ke makam bawah tanah.
Beni kilise mahzenine götür.
Ruang bawah tanah.
Bodruma.
Di bawah tanah.
Yerin altında.
Eh, maaf, " penjara bawah tanah "?
Anlayamadım. Zindan mı?
Selagi kita menikmati minuman kita orang2ku menangkap sesuatu yang jauh lebih bernilai daripada ruang bawah tanahmu.
Çünkü biz içkimizi yudumlarken adamların mahzeninden çok daha değerli bir şeyi çıkarıyorlar.
Dia tahu tentang kota di mana ruang bawah tanah terkubur.
Şehirdeki tüm mahzenlerin yerlerini biliyor.
Terowongan bawah tanah apa yang kau maksud?
Ne demek gizli tünelleri var?
Aku yakin rumah ini memiliki ruang bawah tanah yang romantis.
Eminim, bu evin çok romantik bir bodrumu vardır.
Apa yang tergantung di ruang bawah tanah, Tidak ada makanan.
Oğlum, aşağıda olanlar gıda değil.
Jadi, saya ingin tahu bagaimana ia keluar dari peti yang terkubur enam kaki di bawah tanah.
Ben de yerin 2 metre altında gömülü olan tabutundan nasıl çıktığını öğrenmek istiyorum.
Ini adalah bangunan bawah tanah di Paris.
Burası savaş zamanında cephane deposu olarak kullanılmıştı ve ayrıca bir noktada Yahudi mültecilerini saklamak için.
Dan mereka membawaku di gudang bawah tanah.
Ve beni bodruma indirirlerdi.
Siapa di ruang bawah tanah?
Bodrumda kim var?
Dua bulan kemudian dan itu adalah dunia yang semua perempuan, dengan generasi berikutnya telah mengembangkan bawah tanah.
İki ay sonra burası bir dişi dünyasıdır, yeni nesil ise yeraltında gelişmektedir.
tahun kat penjara bawah tanah
Zindanda yirmi yıl
Ya, di ruang bawah tanah.
Evet, bodrumlarını boyatmışlar.
Jutaan kepompong di bawah tanah kini menjadi ngengat yang cantik.
Yeraltındaki milyonlarca pupa zarif güvelere dönüşmüştür.
Kami menemukan kamar penuh mayat di ruang bawah tanah tempat itu.
O yerin bodrumunda ağzına kadar ceset bulmuştuk.
Graffiti terdapat di kereta-kereta api bawah tanah, dinding-dinding di berbagai bangunan, dan di banyak telepon umum.
Bunlara metrolarda, binaların dış cephelerinde ve telefon kulübelerinde rastlanmaktadır.
Hebat, aku suka ruang bawah tanah.
Mükemmel, zindanlara bayılırım zaten.
Saat ditelpon hanya terdengar beberapa kereta bawah tanah.
Aşağıda birkaç tren kaybetmeden önce Olber'a haber ver.
Ditemukan di rumah berlumuran darah, pacarnya sembunyi di ruang bawah tanah. "
Evi su basmış. Kız arkadaşını da bodrumda saklanırken bulmuşlar. "
Dua organisasi yang mengoperasikan jaringan kereta bawah tanah Tokyo: Tokyo Metro (sebelumnya Eidan): Mengoperasikan 9 jalur Tokyo Metro.
Tokyo'nun iki ana metro işletmecisi bulunmaktadır: Tokyo Metro.
Bukan juga penjara bawah tanah.
Zindan da değil.

Endonezya öğrenelim

Artık bawah tanah'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.